', ' öğrenmeye hoşgeldiniz: YASME ÜZÜM İŞLETMECİLİĞİ

12 Ekim 2007 Cuma

YASME ÜZÜM İŞLETMECİLİĞİ

YASME ÜZÜM İŞLETMECİLİĞİ

Sami ÇELTİKOĞLU

İÇİNDEKİLER

1- Projenin tanıtılması

1.1- Projenin adı

1.2- Kuruluş yeri

1.3- Kapasitesi – Büyüklüğü

1.4- Toplam yatırım tutarı

1.5- Finansman kaynakları

1.6- Projenin genel değerlendirilmesi

2- Yatırım gerekçesi

3- Teknik inceleme ve değerlendirme

3.1- Üretim Tekniği

3.1.a- Bağ yerinin hazırlanması

3.1.b- Dikim planı

3.1.c- Bağlarda önemli kültürel işlemler

- Toprak işleme

- Kimyasal yolla yabancı ot kontrolü

- Terbiye

- Budama

- Sulama

- Gübreleme

3.2- Üretim Planı

3.2.a- Zamanlama (GANTT aşama şeması)

3.2.b- Üretim aşamaları

3.3- Proje Mühendisliği

3.3.a- Organizasyon

3.3.b- Personel

3.3.c- İşletme krokisi

3.3.d- Alet – Makine

4- Pazarlama

5- Ekonomik İnceleme ve Değerlendirme

5.1- Bilançolar

5.2- Üretim dallarının gelirleri

5.3- Sabit masraflar

5.4- Tarımsal gelir

6- Mali İnceleme ve Değerlendirme

6.1- Gelir-Gider tablosu

6.2- Borç ödeme planı

6.3- Nakit akım tablosu

6.4- Rantabilite (Karlılık)

7- Sonuç

1- Projenin Tanıtılması

1.1- Projenin adı:

YASME ÜZÜM İŞLETMECİLİĞİ

1.2- Kuruluş yeri:

Manisa ilinin Alaşehir ilçesi Çakırcalı Köyü mevki

İşletmenin kuruluş yeri seçilirken, asma yetiştiriciliğinin yapılabilmesi için en önemli faktör olan asmanın ekolojik istekleri göz önüne alınmıştır. Yetiştiriciliğin yapılacağı Alaşehir ilçesinin ekolojik durumu ve asmanın istekleri;

Herhangi bir ekolojide ekonomik anlamda bağcılık yapılabilmesi için, yıllık ortalama sıcaklığın 9 0C, en sıcak ay ortalaması 18 0C, en soğuk ay ortalaması 0 0C, yaz ayları ortalamasının 20 0C, gelişme dönemine ait ortalama sıcaklığın ise 13 0C’nin üzerinde olması gerekir. Asmanın büyüme ve gelişmesini sürdürebildiği sıcaklık değeri 10-35 0C’dir. Meteoroloji verilerine göre, Alaşehir’e ait yıllık sıcaklık ortalaması 16,7 0C’dir. Fakat Alaşehir’de yine meteoroloji verilerine göre 05.01.1942 tarihinde –17,5 0C gibi asmanın ekolojik isteklerini olumsuz yönde etkileyecek en düşük sıcaklık değeri tespit edilmiştir. Böyle olası bir durumda asmaların zarar görmemesi için yağmurlama sulama sistemi kurulacaktır. Yağmurlama sulama yapılmasıyla, asmaların yeşil aksamı üzerinde su zerreciklerinden oluşan ince bir su tabakası meydana gelir. Sıcaklık 0 0C’nin altına düştüğünde bu tabaka ince bir buz kılıfına dönüşerek sürgünlerin donmasını önler. Bu en düşük sıcaklık değerine karşı önlem almakla sıcaklık yönünden asmanın istediği değerler Alaşehir’de karşılanmaktadır.

Herhangi bir yörenin bağcılık potansiyelini belirlemede yararlanılan en önemli parametre “Etkili Sıcaklık Toplamı (EST)” dir. Bütün üzüm çeşitleri meyvelerini olgunlaştıra bilmesi için belirli bir etkili sıcaklık değerine gerek duymaktadır. Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde 10 0C’nin üzerindeki etkili sıcaklık toplamı isteği 1380 (gün-derece)’dir. Alaşehir koşullarında 10 0C’nin üzerinde etkili sıcaklık toplamı 1570 (gün-derece)’dir. Bu toplam sıcaklık değerine sahip olan Alaşehir bölgesi üzüm yetiştiriciliği bakımından oldukça elverişlidir.

Herhangi bir ekolojik koşullarda asmanın gelişimi ve verimi üzerine sıcaklığın yanı sıra toprak ve havadaki nem düzeyi, yıllık yağış toplamı ve düzeni de etkili olmaktadır. Yıllık toplam olarak 600 mm. dolayında yağış alan yörelerde sulamaya gerek duyulmadan modern bağcılık yapılabilmektedir. Alaşehir’de toplam yağış miktarı 607 mm. dolayındadır. Ayrıca bölgede mevcut olan Avşar Barajı da sulama bakımından önemli bir yer tutmaktadır.

Asma elverişsiz toprak koşullarına uyum yeteneği yüksek bir kültür bitkisi olmakla birlikte, bütün diğer bitkilerde olduğu gibi, beslenme ve su isteğinin eksiksiz karşılandığı iyi niteliklere sahip topraklarda gelişme, verim ve ürün kalitesi yönünden çok daha iyi performans gösterir. Dünya’nın değişik yörelerinde farklı topraklarda bağcılık yapılmakla birlikte, tınlı veya kumlu-tınlı, biraz çakıllı ve orta düzeyde kalkerli topraklar bağ alanları için ideal olduğu kabul edilmektedir. Alaşehir topraklarının %55’lik bir bölümü tınlı toprak yapısına sahiptir.

İşletme yeri seçilirken asmanın ekolojik istekleri yanı sıra pazarlama açısından ithalat-ihracat yapan firmaların bölgede yoğun olması göz önüne alınarak işletme yeri olarak Alaşehir* seçilmiştir.

* Alaşehir ilçesi, ülkemizin çekirdeksiz üzüm ambarı olarak nitelendirilmektedir. Türkiye’nin 1/3’lük üzüm üretimini Manisa oluştururken, Manisa’nın da 1/3’lük bölümünü Alaşehir oluşturmaktadır. Alaşehir ilçesinde 18320 ha alanda 332600 ton yaş üzüm üretilmekte bunun 75000 tonu başta dış ülkeler olmak üzere, ülkenin diğer bölgelerine gönderilmektedir. Sofralık yaş üzüm dış ticarette Alaşehir’den; Almanya, Avusturalya, Hollanda, Rusya, İtalya, İngiltere, İsveç, Estonya, Danimarka, Slovenya gibi Avrupa ülkeleri ile Hong-Kong, Singapur ve Bangladeş gibi uzak Doğu Asya ülkelerine gönderilerek büyük bir döviz girdisine sebep olmaktadır. İç ticarette ise Alaşehir’den İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya, Amasya, Sinop,Trabzon, Rize, Erzurum gibi iller başta olmak üzere üç ay boyunca günde yüzlerce kamyon ve tır sofralık yaş üzüm gönderilmektedir. Alaşehir de çekirdeksiz kuru üzüm olarak değerlendirilen 65000 ton ise, başta yukarıda saydığımız ülkeler olmak üzere; Avrupa, Uzak Doğu ve Kuzey Amerika ülkelerinden oluşan 21 ülkeye satılmaktadır. Geri kalanı ise iç ticarette değerlendirilmektedir. Bu değerlere bakılarak Alaşehir’de temel geçim kaynağının ÜZÜM olduğu anlaşılmaktadır.

1.3- Kapasitesi – Büyüklüğü:

Toplam olarak 100 da.’lık işletme yerinde 98 da. Sultani Çekirdeksiz Üzüm yetiştiriciliği yapılacaktır.

Kapasite olarak; 3. yıldan sonra, asmalar tüm gelişimini tamamladıktan sonra dekar başına 600 kg. kuru üzüm, 1000 kg. da yaş üzüm üretimi hedeflenmektedir. 98 da.’lık alanda da yaklaşık sadece 60000 kg. (60 ton) kuru üzüm, 100000 kg. (100 ton)’da yaş üzüm üretimi hedeflenmektedir. Fakat ekonomik olarak bağcılığın yapılabilmesi için yılda 30000 kg. (30 ton) kuru üzüm, 50000 kg. (50 ton) yaş üzüm üretimi hedeflenmektedir.

1.4- İşletmenin Toplam Yatırım Tutarı:

YASME ÜZÜM İŞLETMESİNİ Toplam Yatırım Tutarı

TL

Öz semaye

113.295.000.000

Borçlar

289.000.000.000

TOPLAM

402.295.000.000

1.5- Finansman Kaynakları:

Öz sermaye olarak Arazi (100 da.), Traktör ve tarım alet-makineleri vardır. Bu öz sermaye toplam yatırım tutarının % 40’lık bölümünü oluşturmaktadır. İşletmenin kurulabilmesi için diğer % 60’lık bölümü ise, % 70 yıllık faiz oranı ile 8 yıllık uzun vadede T.C. Ziraat Bankası’ndan karşılanması hedeflenmiştir. Bu 8 yıllık zarfta ise ilk 4 yılda alınan kredini faizinin ödenmesi, geri kalan 4 yılda ise ana para ödemesi amaçlanmıştır.

1.6- Projenin Genel Değerlendirilmesi:

İşletmenin amacı; Sultani Çekirdeksiz üzüm yetiştiriciliği yaparak, kurutulmuş veya yaş olarak üzümü pazara sunmaktır. Bunun yanı sıra bağ işletmelerinde üzüm gelirinin dışında budamadan artan çubuklar ve odunlarla işletmenin yakacak ihtiyacının bir kısmını karşılayarak ek bir gelir sağlamaktadır. İşletmenin ikinci bir ek gelir kaynağı ise asma yaprağıdır. Asma yaprağı, yaprak salamurası olarak tüketilmektedir.

YASME ÜZÜM İŞLETMESİ Projesinin Genel Değerlendirilmesi

2003

2004

2005

2006

Gelirler

-

-

74.250.000.000 TL

100.000.000.000 TL

Giderler

141.715.000.000 TL

53.215.000.000 TL

65.000.000.000 TL

65.000.000.000 TL

Gelirler-Giderler

(-)141.715.000.000 TL

(-)53.215.000.000 TL

(+)19.250.000.000 TL

(+)35.000.000.000 TL

2- Yatırım Gerekçesi:

Üzümün besin içeriği yönünden zengin, sağlık açısından önemli bir yere sahip olması ve en önemlisi de ülke ihracat geliri itibariyle tarım ürünleri ihracatının % 7,9’luk kısmını oluşturması sebebiyle üzüm yetiştiriciliği tercih edilmiştir. Ayrıca yetiştirilecek Sultani Çekirdeksizin çok yönlü olarak değerlendirilmesi; sofralık, kurutmalık, budama artıklarından yakacak ve yapraklarından salamura yapılması itibariyle üzüm yetiştiriciliği diğer tercih sebebidir.

Üzüm yüksek şeker içeriğinden dolayı kalori değeri yüksek bir besin maddesidir. Ayrıca mineral maddelerden Kalsiyum (Ca), Potasyum (K), Sodyum (Na) ve Demir (Fe) yönünden zengin olduğu gibi bazı vitaminler (A, B1, B2, C...) yönünden de önemli bir besin kaynağı olarak kabul edilmektedir. (Tablo: 2.1)

Tablo: 2.1; Yaş üzüm ve bazı üzüm mamullerinin 100 gr. daki besin değerleri;

Ürün

Su

(g)

Enerji (cal)

Protein (g)

Yağ (g)

K.hidrat

(g)

Mineral maddeler (mg)

Vitaminler (mg)

Ca

Fe

P

K

Na

A

B1

B2

C

Yaş

Üzüm

81.4

67

0.6

0.3

17.3

12

0.4

20

17.3

3

0.01

0.05

0.03

4

Kuru

Üzüm

18.0

289

2.5

0.2

77.4

62

3.5

101

763

27

0.02

0.11

0.08

1

Üzüm

Şırası

82.9

66

0.2

eser

16.4

11

0.3

12

116

2

-

0.04

0.02

eser

Pekmez

21.2

293

0.6

0.1

70.6

400

10

-

-

-

-

0.04

0.15

-

Tablo 2.1’de yer alan üzümün besin değerleri bazı karaciğer hastalıkları ile kansızlığın tedavisinde etkilidir. Yüksek tansiyonu kontrol altında tutar ayrıca içerdiği meyve asitleri ve lifli yapısı ile mideye zarar vermeden, böbrek ve bağırsak sisteminin çalışmasını düzenler ve kanın temizlenmesine yardımcı olur. Yüksek kalori içeriğime karşın çok düşük miktarlarda yağ ve protein içeriğinden dolayı da ideal bir besin değeridir.

Sağlık açısından bu kadar öneme sahipken diğer bir yatırım gerekçesi olarak da; geleneksel olarak büyük değer taşıyan bir tarım kolu olan bağcılığın yeniden geliştirilmesine yönelik destekleme çalışmaları önem kazanmıştır. Diğer ürünlerin yetiştirilmesi için elverişli olmayan iklim ve toprak koşullarını en iyi şekilde değerlendiren bağcılık bir yandan filokseranın hızlı tahribatı, diğer yandan köyden kente hızlı ve büyük boyutlu göç olayı ve ürünün değerlendirilmesinde yaşanan güçlükler yüzünden, özellikle 1960-1990 yılları arasında bağcılık hızlı bir gerileme süreci yaşamıştır. Fakat tüm bu sorunlara rağmen 1996 istatistiklerine göre, Dünya ülkeleri arasında Türkiye bağ alanı yönünden 567000 ha. dikim alanı ile 4. sırada, 3.700.000 ton yaş üzüm üretimi yönüyle ise 5. sıradadır.

Üzüm ve üzüm mamullerinden sağlanan ihracat geliri, 1996 yılı itibariyle genel ihracatın % 0.092’si, tarım ürünleri ihracatının %7.9’u, bağ-bahçe ürünleri ihracatının ise %8.6’sı düzeyindedir. Bağcılık ürünlerine ait ihracat gelirinin, yıllara göre değişmekle beraber %89’u çekirdeksiz kuru üzüme aittir. (Tablo: 2.2, Tablo: 2.3, Tablo: 2.4)

Tablo: 2.2; Ülkemizde bitkisel üretim içerisinde bağcılığın yeri

ALAN (1000 ha)

ÜRETİM (1000 TON)

1990

1995

1996

1990

1995

1996

Alan

%

Alan

%

Alan

%

Üretim

%

Üretim

%

Üretim

%

Tarla

Bitkileri

24.178

89.6

25.598

89.7

18.637

87.4

55.067

66.4

28.083

51.1

59.088

64.3

Meyve

Bahçeleri

1.583

5.8

1.340

5.1

1.344

6.3

7.296

8.8

3.404

6.2

8.977

9.7

Sebze

Bahçeleri

635

2.4

785

3.0

790

3.7

17.068

20.6

19.859

36.2

20.216

22.0

Bağlar

580

2.2

565

2.2

567

2.7

3.500

4.2

3.550

6.5

3.700

4.0

TOPLAM

26.976

26.288

21.335

82.931

54.896

91.981

Tablo: 2.3 Üzüm ve mamullerinin ihracat gelirine katkısı (1000 $)

1993

%

1994

%

1995

%

1996

%

Toplam ihracat

15.345.000

-

18.105.872

-

21.635.901

-

23.082.143

-

Tarım Ürünleri

2.381.000

15.52

2.470.000

13.64

2.314.000

10.70

2.704.290

11.70

Bağ-Bahçe Ürünleri

1.485.253

9.69

1.758.595

9.71

1.670.262

7.72

2.468.997

10.70

Üzüm ve Mamulleri

150.128

0.98

193.664

1.07

209.963

0.97

212.379

0.92

Tablo: 2.4 Üzüm ve üzüm mamullerine ait ihracat değerleri

1993 %

1994 %

1995 %

1996 %

Çekirdeksiz

Kuru üzüm

Miktar (ton)

122.851

-

173.246

-

169.702

-

171.868

-

Gelir (1000$)

134.271

89.44

176.189

91.0

198.933

90.46

188.322

89.0

Taze üzüm

(sofralık)

Miktar (ton)

22.296

-

26.548

-

25.228

-

28.410

-

Gelir (1000$)

11.335

7.55

12.697

6.54

14.693

7.0

17.603

9.3

Şarap

Miktar (ton)

2.578

-

2.872

-

2.973

-

3.794

-

Gelir (1000$)

4.522

3.01

4.778

2.44

5.337

2.54

5.692

2.7

Toplam Gelir

15.0128

193.664

209.693

212.379

Ülkemiz 9 tarım bölgesine ayrılmıştır. Bu bölgelerimizin bağ alanı ve üretim değerleri tablo 2.5’de verilmiştir. Gerek bağ alanı, gerekse üretim açısından ilk sırayı Ege bölgesi almaktadır.

Tablo 2.5; Tarım bölgelerine göre bağ alanı, üretim ve verim değerleri

Tarım

Bölgeleri

ALAN (ha)

ÜRETİM (ton)

1990

1995

1996

%

1990

1995

1996

%

Orta Kuzey

61.401

148.550

48.054

8.6

167.388

204.076

215.154

5.8

Ege

156.140

169.929

159.166

28.4

143.7579

1.543.356

1.630.510

44.1

Marmara

34.415

29.717

293.351

5.2

297.860

213.394

252.856

6.8

Akdeniz

112.485

109.500

110.215

19.7

717.703

566.301

575.079

15.5

Kuzey Doğu

2.234

1.803

1.798

0.3

13.416

9.759

10.628

0.3

Güney Doğu

76.398

8.010

78.178

14.0

302.748

285.042

303.516

8.2

Karadeniz

2.160

1.358

1.423

0.3

10.304

10.062

10.120

0.3

Orta Doğu

41.993

37.381

35.762

6.4

184.584

153.963

152.736

4.1

Orta Güney

92.774

95.652

96.053

17.1

371.418

565.147

549.401

14.9

TOPLAM

580.000

565.000

560.000

3.500.000

3.550.000

3.700.000

Tablo 2.5’deki değerler incelendiğinde Ege bölgesi ülkemizin en önemli bağ bölgesidir. Ülkemiz bağ alanlarının %28.4’üne, üzüm üretiminin ise %44.1’ine sahiptir. Ege bölgesinde de en önemli bağ bölgesi Manisa ve çevresidir. Türkiye’nin 1/3’lük üzüm üretimini Manisa ili oluştururken, Manisa’nın da 1/3’lük bölümünü de Alaşehir oluşturmaktadır. Alaşehir’de 18500 da’lık alanda bağcılık yapılmaktadır.

Tablo değerlerinden; Ege bölgesi verim değerlerine, bağcılığın diğer tarım ürünleri arasındaki yerine, bağcılığın ihracat geliri ve ülke ekonomisine katkısı göz önüne alındığında bağcılığın ne kadar cazip olduğu ortaya çıkmaktadır.

Ulusal gelire sağladığı pay küçümsenmeyecek düzeydedir. Her yıl sağladığı önemli miktardaki döviz girdisi ile de ülke ekonomisine katkıda bulunmaktadır.

3-Teknik inceleme ve değerlendirme:

3.1- Üretim tekniği:

3.1.a- Bağ yerinin hazırlanması

Arazide bulunan tesise engel niteliği taşımayan fakat görünüm açısından hoş görünmeyen taşlar ayıklanacak,çukur yerler doldurularak,tepeler ve engebeli yerlerin tesviyesi yapılacaktır.

Asmanın kuvvetli gelişebilmesi,köklerinin daha derine gitmesi ve toprak içerisinde iyi bir şekilde yayılması,toprağın havalanmasına bağlı olduğundan dolayı dikimden önce pullukla derin bir sürüm yapılacaktır.

Fidanların dikileceği yerlerin düzgün bir şekilde işaretlenmesi,bağda yapılacak toprak işleme,gübreleme,ilaçlama,budama vb. Kültürel işlemleri kolaylaştıracaktır. Bu nedenle sıra üzeri 200cm,sıra arası 125cm alınmıştır.

3.1.b- Dikim Planı:

Bağcılıkta çok değişik dikim sistemleri uygulanmaktadır. Dikim sisteminin seçiminde aşağıdaki faktörler dikkate alınır:

-Tozlayıcıya gerek olup olmadığı

-Omcalara verilecek terbiye şekilleri

-Sulama suyunun akış yönü

-Yağmurlama(mini sprinkler) veya damla sulama hatlarının yerleştirilmesi

-Yöredeki hakim rüzgar etkisi

-Arazinin engebe ve meyil durumu

-Hasadın elle veya mekanik olarak yapılması

Dikim sistemi belirlendikten sonra sıraların yönü arazinin durumuna göre belirlenmektedir. Asmaların güneş ışınlarından daha iyi yararlanabilmesi için arazi şekli ile ilgili bir sorun yoksa,sıralar kuzey-güney yönünde oluşturulmaktadır. Fakat Alaşehir sıcak bir bölge olduğu için,salkımların güneş yanıklarından korunması açısından sıralar kuzeydoğu-güneybatı yönünde oluşturulacaktır.

Dikim sistemi olarak dikdörtgen dikim seçilmiştir. Bu dikim sisteminde sıralar üzerindeki aralıklar,sıralar arasından daha azdır. Son yıllarda en çok kullanılan dikim sistemidir. Toprak işleme sadece bir yönden yapılabilmektedir. Bu yüzden sıra üzerinde yabancı ot kontrolü zorlaşır. Bu sistemin tek dezavantajıdır.

3.1.c- Bağlarda önemli kültürel işlemler:

- Toprak işleme:Bağcılıkta toprak işleme,yabancı otlarla mücadele,toprağın havalandırılması ve ısıtılması toprakta bulunan bitki besin elementlerinin alımının kolaylaştırılması ve kayıpların önlenmesi, toprağın su tutma kapasitesinin artırılması, sulama ve yağışlardan sonra toprak yüzeyinde oluşan kaymak tabakasının kırılarak su kaybının önlenmesi, gübrelerin toprağa karıştırılması amacıyla yapılır.

Kültür bitkileri içinde en fazla toprak işlemesi isteyen bitki asmadır. Sonbaharda yaprak dökümünden sonra, budamadan önce yapılacak toprak işleme yabancı otlarla savaşımda ve kış yağmurlarının toprakta birikmesine etkili olmaktadır. Birinci budamadan sonra, bir de ilkbahar geç donlarından sonra yapılacak bir toprak işleme toprağın havalanmasını ve suyun toprakta muhafazasını sağlamaktadır. Bu sırada çapa ile boğaz açma ve boğaz köklerinin temizliği de önemli bakım işerindendir. Ayrıca tane bağlamadan sonra yapılacak toprak işlemesi ve çapa da yararlı olmaktadır. Bağlarda yabancı ot için ilk bahar ve yaz aylarında 2-4 çapa yeterli olmaktadır.

- Kimyasal yolla yabancı ot kontrolü: Genel anlamda, yabancı ot öldürmede veya normal gelişmelerini önleme kullanılan kimyasal maddelerin tümüne, herbisit adı verilmektedir. Herbisit kullanımıyla yabancı ot mücadelesi yapılmaktadır. Fakat Ege bölgesinde, sınırlı olarak özellikle sıra üzerindeki otların yok edilmesi amacıyla kullanılmaktadır. Sıra aralarındaki yabancı otlar ise, toprak işleme ile temizlenmektedir.

- Terbiye: Asma sürgünlerinin doğal gelişimi açılmış bir şemsiyeyi andırmakta ve sürgünler gelişmelerini yerde sürünerek devam ettirmektedir. Çevresinde ağaç, direk ya da çit gibi bir destek bulduğunda ise gelişimini bu desteğin yapısına uygun olarak sürdürmektedir.

Modern bağcılıkta, asmanın büyümesinin ve gelişmesinin kontrol edilmesi esas olduğundan, değişik dayanak (destek) malzemelerinden yararlanılarak asmalara uygun şekiller verilmektedir. Bunlar göz önüne alınarak telli terbiye ve beton desteklerle asmanın gelişimi kontrol altına alınması hedeflenmiştir.

- Budama: Asmaların büyüme ve gelişme ile verimlilik ve kalitenin dengeli bir şekilde düzenlenerek, bağlardan sağlanan yararın en üst düzeye çıkarılması amacıyla, canlı toprak üstü organları, özellikle bir yaşlı dallar ve sürgünler üzerinde gerçekleştirilen kısaltma, çıkarma ve seyreltme gibi işlemlerdir.

Ekolojik ve kültürel sebeplerin etken olduğu budamada esas, bir yıllık sürgünler üzerinde, üzüm çeşitlerine göre mahsuldar gözlerin yerinin bilinmesi şartıyla asmanın kaldıra bileceği kadar verimli çubuk (göz) bırakmak ve lüzumsuz çubukları kesmektir.

· Ürün (kış) budaması: Uygun terbiye sistemlerinin oluşturulmasından sonra, omcalar üzerinde her yıl dinlenme döneminde yapılan budamadır. Amaç; her ürün yılı başında, omcanın ve üzerindeki bir yaşlı dalların kapasitesini dikkate alarak, büyüme ve gelişme ile verimlilik arasındaki dengenin kurulmasıdır. Ayrıca asmalara verilen terbiye şeklinin geliştirilerek korunması amaçlanır. Zaman olarak ürün (kış) budaması; sonbaharda yaprak dökümüyle ilkbaharda gözlerin sürmek üzere olduğu dönem arasında, asmaların sıcaklığın yetersiz olmasından dolayı zorunlu dinlenme halinde oldukları devrede yapılır.

· Gençleştirme budaması: Bağlarda yaşlanma, zayıflama, hatalı budama, don, kuraklık, dolu, hastalık ve zararlılar ya da mekanik etkilerle normal budamalarda onarılamayacak ölçüde zarar gören kollar, gençleştirme budamasıyla kısaltılarak yeniden oluşturulabilir.

· Yaz budaması (yeşil budama): Asmaların aktif büyümelerini sürdürdükleri dönemde, yeni sürmüş tomurcukların ve taze sürgünlerin alınması, sürgünlerin kısaltılması, yaprakların ve koltuk sürgünlerinin alınması işlemlerini kapsar. Bunların yanı sıra, doğrudan ürün kalitesinin arttırılmasına yönelik bilezik alma, salkım ve tane seyreltme gibi uygulamalarda da, genellikle yaz budaması olarak nitelendirilmektedir.

-Sulama: Asmanın büyüyüp gelişmesi için topraktaki su miktarı daimi solma noktasının üzerinde olması gerekir. Asma, topraktaki nem eksikliğine oldukça dayanıklı olmasına karşın, etkili kök derinliğindeki yarayışlı su kapasitesinin %35-45’i tüketildikten sonra, su stresine girmektedir. Bunun sonucunda, sürgün gelişmesi, salkım ve salkımdaki çiçek sayısı ile tane iriliği olumsuz yönde etkilenmekte, verim ve kalite düşmektedir. Asmanın su ihtiyacı, fenolojik gelişme dönemine göre, dört dönemde incelenebilir.

· Sürme ve çiçeklenme dönemi; Bu dönemde vejetatif gelişme oldukça hızlıdır. Ayrıca, gelişmekte olan sürgünler üzerindeki salkım taslakları ve bunlar üzerindeki çiçek sayıları, gelişmenin ilerleyen safhalarında tane tutumu ve gelişmesin belirleyeceğinden, asmalar bu periyot süresince susuzluk stresine karşı son derece duyarlıdır. Ilıman iklim Kuşağında bulunan Alaşehir bölgesi için bu dönem ilkbahar yağmurları genellikle yeterli olmaktadır

· Çiçeklenme-Ben düşme dönemi:Çiçeklenme ve tane tutumunu içine alan bu dönem,hızlı hücre bölünmesi ve genişlemesi nedeniyle asmaların susuzluğa karşı yine duyarlı olduğu dönemlerden birisidir. Susuzluk stresi, tane tutma oranının düşük olması ve tanelerin küçük kalmasına neden olmaktadır.

· Ben düşme-Hasat dönemi: Asmalar tanelerin olgunlaşmakta olduğu ben düşme-hasat döneminde susuzluğa daha dayanıklıdır. Ancak toprakta yarayışlı suyun yeterli düzeyde bulunması, tane iriliği ve olgunlaşma için çok; tanenin bileşimi ve ürün kalitesi içinse ürünün değerlendirilme şekline göre değişen düzeyde önemlidir.

· Hasat sonrası-Dinlenme dönemi: Hasat sonrası susuzluk stresi nedeniyle,köklerin ikinci yoğun gelişme dönemi büyük ölçüde engellenmekle ve erken yaprak dökümleri meydana gelmektedir.

- Gübreleme: Doğru, dengeli ve zamanında yapılan gübreleme bağcılıkta ürün miktarını ve kalitesini artırmakta ve bağların hastalık, zararlı, dona karşı dirençlerini de yükseltmektedir. Bu sebepten bağlarda iyi gelişmeyi sağlamak ve yeterli ürün alabilmek için topraktan kaldırılan besin maddelerinin yeniden toprağa ilave edilmesi gerekir. Bağlar için çiftlik gübresinin önemi fazladır. Ancak, çiftlik gübresi asmanın tüm besin elementleri ihtiyacı karşılayamayacağı için ticari gübrelerde kullanılır.

Çiftlik gübresi ile fosforlu gübreler sonbahar toprak işlemesi sırasında sıralar arasına verilerek toprakta karışması sağlanır. Azotlu gübrenin ise bağlara en uygun verilme zamanı ilkbaharda ilk toprak işlemesinden hemen önce Şubat- Mart aylarıdır.

Bitkilerin yaşamında doğada bulunan bütün elementlerin rolü olmasına rağmen, yeşil bitkilerin büyüyüp gelişebilmeleri ve ürün verebilmeleri için 16 bitki besin elementine mutlak gereksinimleri vardır.

3.2- Üretim planı:

3.2.a- Zamanlama (GANTT aşama şeması)

Ek 1 ve 2’ye bakınız

3.2.b- Üretim aşamaları:

İşletme kurulurken, bağ yeri hazırlanır ve dikim planı belirlenir. Birinci yılda asma fidanlarının dikilmesi ve bakım işlemleri yapılır. İkinci yılda asmalar biraz olgunlaşmıştır ve gövde uzamıştır. Asmalar yeterli uzunluğa geldiğinde direğe alınır ve T sistemi oluşturularak terbiye edilir. Bakım ve koruma işlemleri yapılır. Üçüncü yılda bakım ve koruma işlemlerine devam edilerek, asmalar tüm gelişmelerini tamamladıktan sonra ürün elde edilir.

Fidanlar dikildikten sonra asmalar daha direğe alınmadığı için karık sulama yapılır. Bu dönemde iki defa karık sulama yapılır. İkinci yılda bağa tekleme yapılarak, düzgün filizin bırakılıp yandaki filizlerin kesilmesi amaçlanır. İkinci yılda asmalar direğe alındığı için en az iki defa olmak üzere belirli aralıklarla damla sulama yapılır.

İkinci yıldan başlayarak düzenli olarak her yıl;

· Yıl içerisinde değişik mevsimler boyunca en az üç kez pullukla sürüm yapılır

· Yıl içerisinde değişik mevsimlerde en az üç kez diskli tırmıkla veya kültüvatörle, ayrıca iki defa çapalama yapılarak toprak işlenir.

· Kasım, Aralık ve Ocak aylarında budama yapılarak ertesi yılın dalları şekillendirilmekte ve T sistemindeki tellere bağlanmaktadır.

· Asmaların meyve üretimine başladığı üçüncü yıldan itibaren; yabancı otlara karşı kimyasallar kullanılmaya başlar, diğer koruma işlemleri yapılır.

Yine üçüncü yıldan itibaren;

· Sürgünler 30-35cm.’ye ulaşınca bordo bulamacı (göz taşı-kireç) uygulaması yapılır.

· Salkım ve taneleri koruyucu, geliştirici hormon ilaçları uygulaması yapılır.

· Asmaların çiçek öncesi ve sonrası döneminde kükürtleme yapılır.

· Mevsime uygun olarak gelişebilen yabancı otlara karşı kimyasal mücadele ilaçları kullanılır

Bu temel bakım ve koruma işlemleri yapılarak yıllar boyunca kaliteli ürün elde etmek amaçlanır.

3.3- Proje mühendisliği:

3.3.a- Organizasyon:

Orkun Baysal: İşletme ortağı, Muhasebe işleri

Sami Çeltikoğlu: İşletme ortağı, İdari işler

Mehmet Ören: İşletme ortağı, İthalat-İhracat işleri

3.3.b- Personel:

Ahmet Kale: Bekçi, Bakım işleri

Hüseyin Yılmaz: İşçi, Bakım işleri

3.3.c- İşletme krokisi:

Ek 3’ bakınız.

3.3.d- Alet-Makine:

Traktör: hareketli enerji kaynağı olarak tarımsal işletmelerin temel kuvvet kaynağını oluşturur. Çeşitli iş makinelerinin çalışmasına olanak verir. Bu nedenle tüm işletmeler için önemi büyüktür.

Römork: traktörün çeki kuvvetinden yararlanılarak ürünlerin ve değişik tarım aletlerinin taşınmasını sağlar

Krizma pulluğu: derin toprak işlemede kullanılır ve toprağı 40-60 veya daha derinden işler. Bu derinlikte işleme, Bağın ilk tesis aşamasında sıkışan alt toprak tabakasının gevşetilmesi ve havalandırılması amacıyla yapılmaktadır.

Kulaklı pulluk: asıl toprak işleme aletidir. Toprağı 10-35 derinlikle işlemektedir. Toprağı devirmek, gevşetmek, ufalamak, havalandırmak, organik atıklar ile gübreyi toprağa karıştırmak ve yabancı otları yok etmek amacıyla kullanılır.

Dip kazan (subsoiler): bazı toprak ve iklim koşullarında her yıl aynı derinlikte işlenen toprak katının hemen altında kalınlığı 8-10 cm.’ye varan su geçirmez sert bir tabaka oluşur buna taban taşı denir. Bu taban taşı oluşmasıyla suyun alt katmanlara gitmesi zorlaşır, bitki kök gelişmesi engellenir bu yüzden taban taşı dip kazan ile kırılır.

Kültüvatör: toprağı devirmeden 8-10 cm. Derinlikte işleyen yüzeysel toprak işleme makinesidir. Görevi; toprağı yırtmak, kabartmak,havalandırmak, yabancı otları kesip köklerini topraktan çıkarmak, kimyevi gübreleri toprağa karıştırmaktır.

Toprak frezesi: toprağı yüzeysel olarak karıştırmak ve kesekleri parçalayarak toprağı ufalamaktır.

Motorlu çapa (çapa frezesi): toprak frezesinin giremediği yerlerde asmaların arasındaki toprağı yüzeysel olarak karıştırmak ve kesekleri parçalamaktır.

Pülverizatör (ilaçlama makinesi): kimyasal ilaçların bitkiler üzerine dağıtılmasını sağlar.

Gübre dağıtma makinesi: ticari gübrelerin veya ahır gübresinin araziye homojen bir şekilde dağıtılmasını sağlar.

4- Pazarlama:

Elde edilen ürünler; Tariş, İthalat-İhracat firmaları ve tüccarlara pazarlanabilir.

En çok tercih edilen Tariş’tir. Tariş, daha fazla birim fiyat verir. Ayrıca çiftçi bir yıl boyunca ürettiği ürünün karşılağını garanti altına almak istediği için güvenilir bir kurum olan Tariş’e verir. Tariş 1 kg. kuru üzüme 1.350.000-1.000.000 TL. arasında, değişen ürünün kalitesine göre fiyat verir. Tüccar ise 1.250.000-850.000 TL. arasında değişen fiyat verir. Tüccar da tercih edilir. Fakat çiftçi emeğinin karşılığını garanti altına almak için çok çekinçeli olarak tüccara ürünü satar. Tariş’e ürün satmak için üyelik şartı aranmaktadır. Genellikle üyeliği olmayanlar tüccarı tercih ederler. İthalat-ihracat firmaları ise çok fazla seçicidirler. Ürüne iyi para verirler, fakat arazide bulunan ürünün hepsini almaz sadece iyi niteliklere sahip, göze hitap eden, kaliteli ürünleri alır.

Tariş’in ürün satın alabilmesi için aradığı bazı şartlar;

· Kurutulmuş üzüm yumuşak bir dokuya sahip olmalı

· Taneler çekirdeksiz olmalı

· Ürünün hoş bir lezzeti olmalı

· Üzümlerin nem oranı çok düşük olmalı

· Tanelerin irilikleri standartlara uygun olmalı

5- Ekonomik İnceleme ve Değerlendirme:

5.1- Bilançolar:

19.03.2002 Tarihindeki YASME ÜZÜM İŞLETMESİ Bilançosu

A- AKTİF

1- Arazi Varlığı

a- Toprak varlığı: 100 da. ( 1 da. 1.000.000.000 TL)

100 da. 100.000.000.000 TL

b- Toprak ıslahı varlığı:

- Damla sulama tesisi:

100 da. tesis bedeli 28.000.000.000 TL

- Yağmulama sulama:

100 da. tesis bedeli 20.000.000.000 TL

- Sulama :

1 sa. sulama bedeli 7.500.000 TL

100 da. da 26 sa. sulama bedeli 195.000.000 TL

c-Bina varlığı:

- İşletme binası (70 m2) 500.000.000 TL

- Ambar (70 m2) 400.000.000 TL

- Garaj (25 m2) 150.000.000 TL

- Kurutma yeri (100 m2) 1.500.000.000 TL

d- Tarla demir başı ve bitki varlığı:

1 da. 400 fidan 1 adet fidan 1.000.000 TL

100 da. 40.000 fidan 40.000.000.000 TL

2- İşletme Varlığı

A- Sabit işletme varlıkları:

Alet-Makine varlığı:

Traktör 10.000.000.000 TL

Römork 1.000.000.000 TL

Krizma pulluğu 200.000.000 TL

Kulaklı pulluk 220.000.000 TL

Dip kazan 175.000.000 TL

Kültüvatör 200.000.000 TL

Toprak frezesi 250.000.000 TL

Motorlu çapa (çapa frezesi) 250.000.000 TL

Pülverizatör (ilaç makinesi) 500.000.000 TL

Gübre dağıtma makinesi 500.000.000 TL

B- Döner işletme varlıkları:

Malzeme-mühimmat varlığı:

Gübre; T.S.P. 2.200.000.000 TL

(100 da.) K2SO4 2.200.000.000.TL

Ahır gübresi 500.000.000 TL

İlaç: Göztaşı 100 kg 375.000.000 TL

(100 da.) Kükürt 50 kg 150.000.000 TL

Salkım güvesi

İlacı 20 kg 80.000.000 TL

Külleme ilacı 20 kg 80.000.000 TL

Kırmızı örümcek

İlacı 20 kg 80.000.000 TL

Yabancı ot ilacı 20 kg 80.000.000 TL

B-PASİF

1- Borçlar:

Uzun vadeli 8 yıllık %70 faiz ile T.C. Ziraat Bankası

TOPLAM BORÇ: 289.000.000.000 TL

2- Ödenecek vergi ve diğer yükümlülükler:

a-Vergiler:

- Motorlu taşıt vergisi (traktör vergisi) 25.000.000 TL

- Emlak vergisi (Arazi vergisi) 50.000.000 TL

- İşçi vergisi (2) 40.000.000 TL

b-Sigorta primleri:

- Ortakların Bağ-Kur primleri (3) 150.000.000 TL

- İşçilerin sigorta primleri (2) 80.000.000 TL

3- Sermaye (Öz varlık)

Arazi varlığı (100 da.) 100.000.000.000 TL

Alet-Maline varlığı 13.295.000.000 TL

5.2- Üretim dallarının gelirleri:

Yaş üzüm üretimi; 30.000.000.000 TL

Kuru üzüm üretimi; 40.500.000.000 TL

Budama artıklarından elde edilen

yakacak madde üretimi 1.750.000.000 TL

Salamura yaprak üretimi 2.000.000.000 TL

5.3- Sabit masraflar:

- Vergiler

Emlak vergisi, Motorlu taşıtlar vergisi, İşçi vergisi, Gelir vergisi

- Ortaklara ödenen maaş ve Bağ-Kur primleri

- İşçilere ödenen maaş ve sigorta primleri

- Tarımsal sigorta primleri

- Alet-makineye yapılan tamir-bakım masrafları, mazot ücret. (yıllık)

- Sulama, Gübreleme, İlaçlama masrafı

- Borç faizi

- Diğer masraflar

5.4-Tarımsal gelir:

Brüt marj = Brüt üretim değeri- Değişken masraflar

Brüt marj = 74.250.000.000- 2.500.000.000

Brüt marj = 71.750.000.000 TL

Tarımsal gelir = Toplam brüt marj- Toplam sabit masraflar

Tarımsal gelir = 71.750.000.000- 48.215.000.000

Tarımsal gelir =23.535.000.000 TL

6-Mali İnceleme ve Değerlendirme:

6.1- Gelir-Gider tablosu:

YASME ÜZÜM İŞLETMECİLİĞİ Ayrıntılı Gelir-Gider Tablosu

GELİR GİDER

ÜCRET

A.Yatırım Giderleri

A.1- Damla sulama tesis bedeli (-)

A.2- Yağmurlama sulama tesisi (-)

A.3- Tel (10.000 m) (-)

A.4- Beton direk (17.000 tane ) (-)

A.5- Fidan (40.000 tane) (-)

A.6- T Demiri (40.000 tane) (-)

TOPLAM

B. İşletme Giderleri

B.1- Değişken masraflar (-)

B.2- Üretim Dalları

B.2.a- Kuru üzüm üreticiliği (+)

B.2.b- Yaş üzüm üreticiliği (+)

B.2.c- Budama artıklarından yakacak

Üreticiliği (+)

B.2.d- Salamura yaprak üreticiliği (+)

TOPLAM

B.3- Sabit masraflar

B.3.a- Vergiler

- Emlak vergisi (-)

- Motorlu taşıtlar vergisi (-)

(Traktör vergisi)

- İşçi vergisi (-)

- Gelir vergisi (-)

(3. yıldan sonra ürün elde edildikten sonra)

  • Kuru üzüm (30.000 kg.) % 1
  • Yaş üzüm (50.000 kg.) %8
  • Budama artıkları %8
  • Salamura yaprak %8

B.3.b- Ortaklara ödenen maaş ve Bağ-Kur Primleri

- Ortaklara ödenen maaş (3) (-)

- Ortakların Bağ-Kur primleri (3) (-)

B.3.c- İşçilere ödenen maaş ve sigorta primleri

- İşçilere ödenen maaşlar (2) (-)

- İşçilerin sigorta primleri (2) (-)

B.3.d- Alet-makinaya yapılan, tamir-bakım masrafları, mazot ücreti (yıllık) (-)

B.3.e- Sulama, Gübreleme, İlaçlama masrafı (-)

B.3.f- Amortismanlar

- İşletme binası inşaatı (-)

- Ambar, Garaj inşaatı (-)

- Kurutma Yeri inşaatı (-)

B.3.g- Borç Faizi (-)

B.3.h- Tarımsal sigorta primleri (-)

B.3.ı- Diğer masraflar (-)

TOPLAM

B.4- Faaliyet giderleri

B.4.a- Pazarlama giderleri (-)

B.4.b- Reklam giderleri (-)

TOPLAM

28.000.000.000 TL

20.000.000.000 TL

2.250.000.000 TL

4.000.000.000 TL

40.000.000.000 TL

4.250.000.000 TL

88.500.000.000 TL

2.500.000.000 TL

40.500.000.000 TL

30.000.000.000 TL

1.750.000.000 TL

2.000.000.000 TL

74.250.000.000 TL

50.000.000 TL

25.000.000 TL

40.000 000 TL

40.500.000 TL

240.000.000 TL

140.000.000 TL

160.000.000 TL

900.000.000 TL

150.000.000 TL

400.000.000 TL

80.000.000.TL

5.500.000.000 TL

5.940.000.000 TL

500.000.000 TL

550.000.000 TL

1.500.000.000 TL

29.750.000.000 TL

250.000.000. TL

2.000.000.000 TL

48.215.000.000 TL

1.500.000.000 TL

1.000.000.000 TL

2.500.000.000 TL

İşletme Giderleri Toplamı

53.215.000.000 TL

Tarımsal Gelir *

23.535.000.000 TL

* Brüt marj = Brüt üretim değeri- Değişken masraflar

Brüt marj = 74.250.000.000- 2.500.000.000

Brüt marj = 71.750.000.000 TL

Tarımsal gelir = Toplam brüt marj- Toplam sabit masraflar

Tarımsal gelir = 71.750.000.000- 48.215.000.000

Tarımsal gelir = 23.535.000.000 TL

6.2- Borç Ödeme Planı:

YASME ÜZÜM İŞLETMESİNİN T.C. Ziraat Bankası Borç Ödeme planı

milyon (000.000) TL

2003

2004

2005

2006

2007

2008

2009

2010

Ana para

-

-

-

-

42.500

42.500

42.500

42.500

Faiz

29.750

29.750

29.750

29.750

-

-

-

-

TOPLAM

29.750

29.750

29.750

29.750

42.500

42.500

42.500

42.500

· 8 yıllık faiz hesaplanarak ilk 4 yılda faiz ödemesi, geri kalan 4 yılda ana para ödemesi yapılacaktır.

6.3- Nakit Akım tablosu:

Nakit akışları

YILLAR milyon (000.000) TL

2003

2004

2005

2006

2007

2008

2009

2010

Yatırım giderleri

88.500

15.000

-

-

-

-

-

-

Yatırım gelirleri

-

-

74.250

100.000

-

-

-

-

Borç faiz ödemeleri

29.750

29.750

29.750

29.750

-

-

-

-

Borç ana para ödemeleri

-

-

-

-

42.500

42.500

42.500

42.500

Net Nakit Akışları

(-) 118.250

(-) 44.750

(+) 44.500

(+)70.250

-

-

-

-

6.4- Rantabilite (Karlılık):

R = Tarımsal gelir/ Öz sermaye*100

R = 23.535.000.000/ 113.295.000.000*100

R @ 21.000.000.000 TL

7-Sonuç:

Tarım işletmelerinin sermayelerini arttırmaları, öz kaynaklarından ayıracakları tasarrufları işletmede kullanmak veya dış kaynaklardan borç almak yoluyla olabilmektedir. İşletmelerin büyük çoğunluğu tasarruf olanaklarından yoksun oldukları için, değişik kaynaklardan kredi kullanmak zorundadır.

Ülkemizdeki bağ işletmelerinin büyük çoğunluğunun yıllık gelir düzeyi, tasarruf yapmalarına olanak vermemektedir. Bu nedenle çiftçiler sosyo ekonomik yapıdan, doğal olaylardan, hastalık ve zararlılardan dolayı ortaya çıkan öz sermaye eksikliklerini dış kaynaklardan ve kredi kuruluşlarından karşılamak zorunda kalmaktadırlar.

İşletmemizde yeni bir yapılanmaya girdiği için öz sermayenin yeterli olmadığından kredi kuruluşlarına başvurulmuştur.

0 yorum: