', ' öğrenmeye hoşgeldiniz: ULUSLARARASI TEKNOLOJİ TRANSFERİ VE TÜRKİYE

12 Ekim 2007 Cuma

ULUSLARARASI TEKNOLOJİ TRANSFERİ VE TÜRKİYE

ULUSLARARASI TEKNOLOJİ TRANSFERİ VE TÜRKİYE

İnsanlar yüzyıllar boyunca teknoloji transferi yapmaktadırlar. Ancak son yıllarda teknoloji transferi ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Birleşmiş Milletler Örgütünün de katkılarıyla 1961 yılından itibaren teknoloji transferi üzerine çalışmalar artmıştır. En basit olarak Teknoloji Transferi, teknolojinin bir ülkeden diğer bir ülkeye atarımı olarak tanımlanabilir. Ancak teknolojinin maddesel bir olgu olmayışından dolayı tanımlamak biraz güçtür. Aslında teknoloji transferine bir süreç olarak bakabiliriz. Bu süreç teknolojinin seçilmesi, ulusal koşullara uyarlanması, iyileştirme-geliştime ve yayma aşamalarını içermektedir. Bu çalışmada öncelikle teknoloji ve teknoloji transferi tanımları yapılacak, teknoloji transferi süreçleri ve transfer çeşitleri üzerinde durulacak ve Türkiye’de ki durum ele alınacaktır.

1. Teknoloji

Teknoloji için genel anlamda kabul görmüş bir tanım yoktur. En basit tanımı, bir mal veya hizmetin üretimi için gerekli ve uygulanan bilgi, know how ve deneyimler olarak verilmektedir. Bu tanıma göre teknoloji mal ve hizmetlerin üretim süreciyle yakından ilgilidir diyebiliriz..

Öte yandan, teknoloji, işletmelerin tüm işlevlerinde karşılaşılan sorunlarının çözümünü mümkün kılan yöntemler olarak daha genel bir anlamada da tanımlanmaktadır. Burada problemleri çözmedeki kullanılan yöntemler, problemi çözenlerin yetenekleri, çözme süreleri gibi kavramlar da işin içine girmektedir.

Yüzyıllardır insanlar doğadan aldıklarını geliştirerek ve dönüştürerek bir şeyler üretmişler ve bu üretilenler daha iyi daha gelişmiş şeylerin üretilmesine yardımcı olmuştur. Yani en genel anlamda teknoloji doğayı dönüştürme gücüdür desek yerinde olacaktır.

Teknoloji tanımlanırken değişik boyutlardan söz edilmektedir. Teknolojinin başlıca on boyutunu şöyle sıralayabiliriz:

i. Olgunluk

ii. Dinamizm

iii. Karşılaştırmalı değeri

iv. Çevresel özgünlük derecesi

v. Faktörlerin birbirinin yerini tutma olanağı

vi. Elverişliliği

vii. Karmaşıklık dercesi

viii. Merkezilik

ix. Üretimin devamlılığı

x. Firmaya özgünlük

1.1 Teknolojinin Çeşitleri

  1. Üretim süreci ile ilgili (process technology), ürünün kendisi ile ilgili (product technology)
  2. Sermaye malı, proje, teknik özellikler, bilgi ve teknik yardım şeklinde (hard technology), yönetim, pazarlama, finansal organizasyon, idari teknikler ve bilgisayar programları şeklinde (soft technology).
  3. Belirli kişilerin veya örgütlerin sahipliğinde veya kontrolünde (“sahip olunan teknoloji”:proprietary technology), teknik literatürde, hardware’de veya hizmetlerde var olup gözleyerek taklit edilebilir veya yeniden üretilebilir (“taklit teknoloji”. non-proprietary technology)
  4. Yenileme (innovation) teknolojisi ile üretim (production) teknolojisi. Bu ikisi birbirinden farklıdır. Yenileme teknolojisi, alıcı ülkenin yeni teknoloji yaratma kapasitesine katkıda bulunan teknolojidir. Üretim teknolojisi ise, üretim sürecinin hammadde alımından ürünün pazarlamasına kadar tüm aşamaları kapsar. Üretim ve yenileme teknolojisinin arasındaki ayırımı yapmak güçtür. Çünkü tüm ithal teknolojiler ülkenin teknolojik kapasitesini artırır, daha önce üretilmeyen ürünlerin üretilmesini sağlar. Fakat her bilgi yeni teknoloji üretilmesini sağlamaz.
  5. Transfer edilen insan (human) teknolojisi, malzeme (material) teknolojisi ve bilgi (knowledge) teknolojisi arasında fark vardır. Yabancı yöneticilerin veya teknisyenlerin çalıştırılması, yönetim, pazarlama, finansman ve organizasyon yeteneklerinin transferi ile insan teknolojisi transfer edilmektedir. Fabrika, donanım, makine ve aletler gibi malzemeler ile malzeme teknolojisi transfer edilmektedir. Patentler, telif hakları gibi hakları veya üretim pazarlaması ve finansal işlemler hakkında bilgileri kapsayan gayri maddi aktiflerin transferi ile bilgi teknolojisi transfer edilmektedir.
  6. Genel (general), sisteme özgün (system-specific) ve firmaya özgün (company-specific) teknolojiler arasında fark vardır. Genel teknoloji, endüstriye ve ticarete özgün yayınlanan bilgidir. Bu yayınlara ve bilgilere kolayca ulaşılabilir. Firmaya özgün teknoloji ise, firmanın ürettiği bir ürün ile ilgili olacağından, bir girişimin deneyim ve faaliyetleri ile ilgilidir. Bu bilgiler, başka firmaların ulaşmasına açık olanlar haricinde sisteme özgün kabul edilir.
  7. Eski (old technology) veya yeni (front-end technology).
  8. Sahibinin yalnızca bir paketin parçası olarak transfer ettiği (bundled technology), teknoloji sahibinin toplam kaynak paketinden bağımsız olan teknoloji (unbundled technology)
  9. İçerilmiş teknoloji (embodied technology) veya içerilmemiş teknoloji (disembodied technology). İçerilmemiş teknoloji, patent, lisans ve know-how anlaşmaları, patentle ilgili belgeler, planlar vb. ile sınırlıdır. İçerilmiş teknoloji ise, uluslararası seyahat, öğrenci ve uzman değişimi vb. örneğindeki gibi beşeri kaynaklarda içerilmiş (human embodied) ve yabancı yatırım, makine, donanım ve ara mallar ithalindeki gibi sermaye içerilmiş (capital embodied) olarak teknoloji transferini kapsar. Gelişmekte olan ülkelere yönelik teknoloji transferi daha çok sermaye içerilmiş olarak gerçekleştirildiği için eleştirilmektedir .

Çeşitli kaynaklardan derlenmiştir.

2. Uluslararası Teknoloji Transferi

Uluslararası teknoloji transferi, uluslararası ticaretteki mal alım satımı gibi bir malın bir depodan diğer bir depoya aktarımı ile kısıtlı değildir. İş toplumunu ele alırsak, ne zaman sınırlar ötesi bir yatırım yapılsa bir “teknoloji transferi gerçekleşir” diye bir görüşün yaygın olduğunu görürüz. Aslında teknoloji transferi teknolojinin yanlızca sınırlar ötesine hareketi ile sınırlı değil, daha karmaşık aşamaları içermektedir.

2.1. Teknoloji Transfer Aşamaları

Uluslararası Teknoloji transfer sürecinde dört aşama vardır: Edinme - Benimseme, Özümseme - Uyarlama, İyileştirme – Geliştirme ve Yayma – Yaratma. Teknoloji transferi bütünsel bir süreç olarak ele alınmalıdır. Bu dört aşamayı kesin hatlar ile birbirinden ayırmak mümkün değildir.

2.1.1. Edinme Benimseme

Edinme/Benimseme aşamasında, gereksinim duyulan teknolojinin seçimi, elde edilmesi, tanımlanması ve öğrenilmesi yer almaktadır. Teknolojinin alıcılar tarafından nasıl kullanılacağı ya da uygulanacağı bilinirse edinilmiş kabul edilir. Bu basamakta ülkeler (yada firmalar) için en önemli noktalardan biri uygun teknolojinin seçilmesidir.

2.1.2. Özümseme/Uyarlama

İkinci aşama olan özümseme/uyarlama aşaması, üretimin sağlanabilmesi ve teknolojinin kullanılabilmesi için teknolojinin ulusal gereksinimlere ve koşullara uygun hale dönüştürülmesi, yeni koşulların özelliklerine entegre edilmesi ve teknolojide gerekli mühendislik ve uygulama ayarlamalarının yapılmasını kapsar. Ülke (yada firma) seçilmiş olan teknolojiyi kendi özel koşullarına uygulayabilmeye çalışır.

Örneğin, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere teknoloji transferi incelendiğinde elde edilen teknolojinin çoğu zaman uyarlanması gerektiği dikkati çekmektedir. Gelişmiş ülkeler teknolojileri kendi koşullarına, olanaklarına ve gereksinimlerine göre geliştirirler. Örneğin, bu ülkeler emek yoğun değil, sermaye yoğun teknoloji kullanmaktadır. Enerji kaynakları, hammadde durumları ve sosyal yapıları gelişmekte olan ülkelerden farklıdır. Bu nedenle, gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkelerden transfer edilen teknolojiyi ülkenin ulusal koşul ve gereksinimlerine uyarlamak zorundadır. Bu uyarlama sırasında ülkenin ekonomik yapısını, istihdam, hammadde, enerji, iklim, coğrafi yapı, sosyal yapı gibi özelliklerini göz önünde bulundurmalıdır.

2.1.3. İyileştirme/Geliştirme

Üçüncü aşamada edinilmiş olan teknoloji geliştirilir. Bunun için teknolojiyi bir üst düzeyde yeniden üretebilme yeteneği (yenilikçilik yeteneği), özellikle AR-GE olanakları gereklidir. Transfer edilen teknolojinin sürekli geliştirilmesi gereklidir. Bu yapılmazsa, ithal edilen teknoloji bir süre sonra eskiyebilir ve yerine yenilerinin ithali gerekli hale gelir. Bu nedenle ithal edilen teknolojileri geliştirmeye yönelik çalışmalar, teknoloji üretimi ile ilgilidir.

2.1.4. Yaratma/Yayma

Transfer edilen teknolojilerin ulusal koşul ve gereksinimlere uyarlanması ve geliştirilmesinden sonra, en yaygın şekilde kullanımının sağlanması da önemlidir. Teknolojilerin mümkün olduğunca sektör içinde ve sektörler arasında yaygınlaştırılmasına çalışılmalıdır. Bu aşamada, ülkeler yalnızca teknoloji alıcısı olmak yerine, kendisi de teknoloji yaratmaya başlar. Ülkeler yurt dışından edinilen teknolojide köklü değişiklikler yaparak, kendisi teknoloji tasarlar, geliştirir ve yayar.

2.2. Teknoloji Transfer Yöntemleri

Başlıca Teknoloji transfer yöntemleri Tablo 1 de yer almaktadır.

Doğrudan Teknoloji Transferi

Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı

Teknoloji Transfer Sözleşmeleri

Lisans Anlaşması

Yönetim Sözleşmesi

Teknik Yardım Sözleşmesi

Anahtar Teslim anlaşmalar

Teknik İşbirliği

Makine-Donanım

Finansal Kiralama

Yabancı Uzman Çalıştırılması

Serbest Bölgeler

Uluslararası Taşeronluk

AR-GE Faaliyetleri

Dolaylı Teknoloji Transferi

Kamu Bilgisi

Eğitim

İnsan Kaynakları

TABLO – 1

2.2.1. Doğrudan Teknoloji Transferi

Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı:

ÇUŞ’de, ana şirketlerin bağlı şirketler kurarak dışarıda üretim için yerleşmeleri ile birlikte şirket içi teknoloji transferi söz konusudur. ÇUŞ’in AR-GE yatırımlarının ve mühendislik çalışmalarının yabancı ülkede yapılması ile de teknoloji transfer edilebilir. Değişik ülkelerden materyal ve parçaların satın alınması, işçilerin eğitimi de teknoloji transferi sağlar.

Doğrudan yatırım kararında önemli bir konu da, yurt dışı faaliyetlerinin tek başına ya da ortak yapılmasına karar verilmesidir. Yabancı sermayenin ortaklıklar aracılığıyla geldiği durumlarda (joint ventures), teknoloji transferi sözleşmeleri ile teknoloji aktarılır. Yabancı yatırımcının şirketlerdeki sermaye payı değişim gösterebilir. Çoğunluk, eşit veya azınlık katılım olabilir.

Teknoloji Transfer Sözleşmeleri:

Teknolojinin bir ülkeden başka bir ülkeye geçişini öngören sözleşmeler ile teknoloji aktarılır. Başlıca sözleşmeler aşağıda kısaca açıklanmaktadır:

Lisans anlaşmaları: En önemli teknoloji transfer sözleşmesi olan lisans anlaşması, “bir firmanın elinde bulundurduğu belirli haklarının kullanımını belirli bir süre boyunca bir ücret karşılığında bir başka firmaya devretmek amacıyla yapılan” hukuki sözleşmelerdir. Kullanıcıya devredilen haklar patent, marka gibi sınai mülkiyet hakları, kalite kontrol, yönetim deneyimi, teknik ve mühendislik hizmetleri gibi bilgiler olabilir. Lisans anlaşmalarının bir türü olarak “franchising” anlaşmalarıyla da belirli bir isim altında işletme hakları kullandırılmaktadır. Lisans sözleşmeleriyle firmalar teknoloji transfer edebilmektedir. Lisans anlaşmaları doğrudan yabancı sermaye yatırımlarında veya farklı firmalar arasında görülebilir.

Yönetim Sözleşmeleri: İki türlü yönetim sözleşmesi görülmektedir.

Yönetim bilgisi (management know-how) sözleşmeleri: Yerli personelin eğitilmesi ve bir yönetim sisteminin oluşturulması amacıyla yapılan sözleşmelerdir.

Yabancının bir işletmenin bir kısmının ya da bazı birimlerinin yönetimini tamamen üstlenmesidir.

Teknik Yardım Sözleşmesi: Yatırım ya da üretim teknolojileri ile ilgili teknik hizmet, danışmanlık ve benzer hizmetlerin temini için iki ya da daha çok taraflı olarak ülkeler ya da firmalar arası yapılan sözleşmelerdir Bu sözleşmeler uygulamada mühendislik, temel mühendislik, mühendislik-danışmanlık sözleşmeleri olarak görülmektedir. Bu anlaşmaların büyük çoğunluğu eğitim ve tıp alanındadır.

Anahtar teslim anlaşmaları: Anahtar teslim anlaşmaları ile de teknoloji transfer edilebilmektedir. Bu anlaşmalar, yatırım öncesi ve yatırım sırasında bir fabrikanın faaliyetleri için gerekli teknik hizmetleri kapsayan teknolojilerin bir paket halinde sağlanmasını öngören anlaşmalardır. Dolayısıyla, bu anlaşmalar ile makine ve donanım bedeline kuruluş bedelinin eklenmesi ve komple bir kuruluşun işletmeye alınması yoluyla teknoloji transfer edilir.

Teknik İşbirliği Sözleşmesi: Uzmanların fikir alışverişi, eğitim/staj sağlama, ortak AR-GE yapma, kalite kontrol vb. şekillerde iki veya daha fazla taraf arasında yeni teknolojiler geliştirmek veya teknoloji değişimini sağlamak amacıyla yapılan sözleşmelerdir.

Makine-Donanım Alımları:

Teknoloji transfer sözleşmeleri yapıldıktan sonra üretim teknolojileri seçiminde makine ve donanım alımı önemli yer tutmaktadır. Makine ve donanım alımında işin büyüklüğüne göre bir anlaşma imzalanır. Yurt dışından makine ve donanım alımı ile birlikte içerilmiş teknoloji transfer edilmektedir. Teknoloji uzmanlarınca içerilmiş teknolojinin ölçülmesi, ülkenin teknolojik gereksinimlerine uygunluğunun saptanması ve ulusal teknoloji envanterine işlenmesi gereklidir. Aynı işi gören çok değişik tip, model veya marka makine-donanım ithalatı bakım-onarım, yedek parça ve işletme açısından problemler yaratmaktadır.

Finansal Kiralama (Leasing):

Teknoloji transferinde kullanılan yöntemlerden biri de finansal kiralamadır. Finansal kiralama, üretim tesislerinin ve makinelerinin yurt dışından kiralanmasına olanak tanıyarak teknoloji transferi sağlamaktadır.

Yabancı Uzman Çalıştırılması:

Yabancı personel istihdamı, özellikle yetenekli yabancı teknik personelin çalıştırılması ile de teknoloji transfer edilmektedir.

Serbest Bölgeler:

“Serbest Bölge, bir ülkenin milli sınırları içinde olduğu halde, o ülkenin gümrük sınırları dışında sayılan alanlardır. Gümrük dış ticaret ve iş hayatıyla ilgili mevzuat bu alanlarda uygulanmamakta, bölgeye giriş ve çıkışlar belli noktalardan kontrollü olarak yapılmaktadır” Serbest ticaret bölgeleri, serbest limanlar, serbest yatırım ve bankacılık alanları, Meksika’da görülen “maquiladoralar” örnek olarak gösterilebilir. Ekonomik yararları nedeniyle özellikle gelişmekte olan ülkelerde yoğun olarak serbest bölge örneklerine rastlanmaktadır. Serbest bölgelerin yararlarından biri, yabancı sermayenin gelişi ile ülkeye teknoloji girişini artırmaktır.

Uluslararası Taşeronluk:

Bir firmanın yurt dışında bağımsız başka bir firmaya bir işin bir bölümünü ya da bütününü yaptırdığı bir anlaşmadır. İki çeşit taşeronluk vardır: endüstriyel ve ticari taşeronluk. Endüstriyel taşeronluk işi veren firmanın fabrikasında montajı yapılmak üzere birleşenleri yapmaktır. Ticari taşeronluk işi veren firmanın markası ile satılmak üzere ürünün tümünü yapmaktır. Taşeron firma işveren firmanın istediği üretim özelliklerine uyacak endüstriyel ve teknik yetenekte değilse teknoloji transferi yapılır. Aksi takdirde, uluslararası firmalar kendiliğinden teknoloji transferi yapmaz.

AR-GE Faaliyetleri:

Doğrudan yabancı sermaye yatırımları dışında araştırma taşeronluğu (research subcontracting) ile veya ortak AR-GE projeleri ile teknoloji transfer edilebilir. Ayrıca doğrudan teknoloji transferi paket halinde ve paket halinde olmayan olarak da gruplanabilir

Paket halinde teknoloji transferi: Firma içi teknoloji transferi. ÇUŞ’de doğrudan yabancı yatırımlar ile bir firma içinde ana firma ile yavru firmalar arasında firma içi bir transfer söz konusudur. Firmaların sunduğu teknoloji bir bütün olarak transfer edilir.

Paket halinde olmayan teknoloji transferi: Dış transfer. Bağımsız farklı bir firmaya sözleşme ile teknoloji transferi söz konusudur. Örnek olarak lisans anlaşmaları, teknik yardım, danışma, AR-GE, yönetim, eğitim ve pazarlama sözleşmeleri gösterilmektedir. Teknoloji paketi yoktur, firmaların sunduğu teknolojilerden istenilenler alınır.

Yukarıda açıklanan doğrudan teknoloji aktarım araçlarının yanı sıra, dolaylı aktarım da söz konusudur.

2.2.2. Dolaylı Teknoloji Transferi:

Dolaylı teknoloji transferi, teknolojinin yayınlar, medya, eğitim ve kişisel ziyaretler ile sağlanması olarak açıklanmaktadır. Dolaylı teknoloji transfer yöntemleri aşağıda kısaca açıklanmaktadır.

Kamu bilgisi: Teknik dergi ve kitapları, mesleki dergi, broşür vb. yayınları ve konferansları kapsamaktadır.

Eğitim: Resmi ve resmi olmayan eğitim programları ve kısa dönemli kursları kapsamaktadır. Firmalardaki iç eğitim programları, profesyonel derneklerin veya örgütlerin ticari eğitim programları, eğitim kuruluşlarının veya araştırma enstitülerinin sağladıkları eğitimler de bu gruba dahildir.

İnsan kaynaklarının dolaşımı: İş gücünün dolaşımı ile, yabancı uzman yönetici ve işçilerin işe alınması, yurt dışına iş ziyaretleri, araştırma ve inceleme gezileri, yabancı danışmanların çalıştırılması, uluslararası sergi ve fuarların izlenmesi gibi ilişkiler söz konusudur.

Yukarıda açıklanan değişik transfer yöntemlerinden hangi transfer yönteminin kullanılacağı her iki tarafın transfer çevresine, amaçlarına, hükümet politikalarına, vericilerin sunuş ve alıcıların teknolojik olanaklarına bağlı olarak değişmektedir. Bir teknoloji transfer yöntemi yalnız kendi başına uygulanabileceği gibi diğer bir yöntem ile bir arada da kullanılabilmektedir.

3. Teknoloji Transferi ve Türkiye

Teorik olarak bir ülkenin belirli bir sektörü gelişmiş ülke verimlilik sayılarına yakın ise sözkonusu sektörde üretim fonksiyonunun bir üst alana sıçrama ihtimali oldukça düşüktür. Öte yandan, ülkede hedef olarak seçilmiş sektörlerin geşimiş ülke oranlarında büyümekte olması durumunda ülke sektör avantajından anında yararlanma şansına sahip olacaktır.

Hızla değişen çağa, bilgisayar çağına ayak uydurmak ta son derece önemli bir kavram haline gelmiştir. Bugün Bilgisayar Bilimleri alanında herhangi bir teknolojiyi ülke sınırları içine sokmak Internet sayesinde çok hızlı ve kolay olmaktadır. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, Türkiye bilgisayar alanında çok hızlı bir şekilde ilerlemektedir. Ve bu alanda üretilen projeler arttıkça, şirketler çoğaldıkça yapılan işler daha kaliteli, dışarı ile yarışabilir hale gelmektedir. Burada Internetin rolü kuşkusuz büyük olmaktadır. Internet sayesinde gelişen teknolojiden anında haberdar olunabilir ve geliştirilen teknolojiler ülke sınırları dışına taşınabilir

Sonuç olarak, Türkiye’nin bilim ve teknoloji konusunda iyi bir yere gelebilmesi için, var olan bilim ve teknoloji politikalarının sistemli bir şekilde hayata geçirilmesi, gelişmekte olan konularda, özellikle bilişim konularında destekleyici politikalar yürütülmesi gerekmektedir.

Kaynaklar

Halil SEYİDOĞLU (1990),Uluslarası İktisat, İstanbul: Güzem Yayınları

Devlet Planlama Teşkilatı (1988), Bilim-Araştırma-Teknoloji Ana Planı, Özel İhtisas Komisyonu Raporu. Ankara:DPT

Nilüfer KARACASULU, Teknoloji Transferi, Dış Ticaret Dergisi. Temmuz 2000. Dış Ticaret Müşteşarlığı.

Nilüfer KARACASULU, Uluslararası Teknoloji Transfer Süreci ve Yöntemleri, Dış Ticaret Dergisi. Ocak 2001. Dış Ticaret Müşteşarlığı.

İsmail GÖKAL ve Mesut ASLANTAŞ, Teknoloji Transferi, Dış Ticaret Dergisi. Ekim 1997. Dış Ticaret Müşteşarlığı.

0 yorum: